Montag, 15. August 2016

Bodrum (volume -1-)


Bodrumdan selamlar ... hani kalbim ege de kaldı demiştim .... gerçekten  .... Havası güneşi kumu denizi insanı hepsi herşeyi değişik... bil hassa Kos adasına bakan  Akyarlar koyu .... daha tam oluşmamış buralar Taş toprak kokusu dokusu harikulade herşey doğa ile iç içe daha!!!! Akyarlarda ki denizde dalgalar insan boyunda olmakla birlikte suyun dibinde ki kumla karışınca berrak olan deniz bulanıklaşıyor.... Yıldız saymak ve denizin sesini dinlemek için mükemmel bir yer burası .....
Bana nedense Ege mutluluk ferahlık veriyor.. kendimi ait hissediyorum buraya... Keyfimi hiç bir şeyi kaçıramıyor burada ...herşey mükemmel Allahım nasıl güzel yaratmış buraları insanlar nasıl güzel işlemiş evleri ne güzel bakmışlar doğaya burada ... Sokakları tertemiz.. düzenli minibüsler ve Muğla Büyükşehir Otobüsler daima ulaşımı sağlamakla birlikte .... bu yollar için gayet cüzzi rakkamlar almaktalar...




Hotelimiz ISIS Charm Beach 'den 
verdiği hizmetlerden ve sunduğu konforlu ortamdan gayet memnun kaldım.
Denizi, kumu, plajı, havuzu çocuk Havuzu  ve yemekleri, Bodrumun tesisler için gayet yüksek standartlarda  olmakla birlikte, tüm çalışanları misafirleriyle teker teker ilgilenmektedirler. 
Burdan tekrardan Şükranlarımı sunarım.

Şimde görsellere geçelim  :







bugünlük bukadar esen kalın ....


Sevgiler Sibel


not: Kendini ait olduğun yerde hissettiğin an, doğru yoldasın!!!!








Freitag, 8. Juli 2016

Alaçatı


Hersey gectiii ....

Hayatıma yeni gün yeni nefes yeni güzellikler girdi....
Tatiller iyi geldi... 

Hava güzel Hamburg daha güzel herşey mükemmel... Lakin Çeşme / Alaçatı daha da güzel di  ....

ben sustum resimler konuşsun















Bu tatil dinlendirici olmadı , çünki benim sürekli gezip görmek istediğim yerler vardı...  heryeri okadar güzel ki bu Alaçatının ...
Ruhuma deva oldu Mutluluğu verdi...

Allah tüm istiyenlere versin

Sevgiler Sibel


not: sana iyi geleni sen bilmelisin












Samstag, 28. Mai 2016

Booking.com Büyükada Maceramız

Büyükada Maceramız Anneme süpriz yapmak istediğim bir gün Booking.com da dolanırken başladı...
Baktım Büyükada Princess Hotel iki gece üç gün 170 €uro, gayet uygun dedim işte budur ve sabah uyandığımda Annecime süprizim var dedim ... tek dikkat etmediğim konu hava durumuydu, o sabah yağmur fırtına aldı başını gitti.... biz yine de yılmadık yola cıktık ve ne mı oldu ... Bakırköy İDO ya vardığımızda tüm seferler iptal olmuştu anlıyacağınız.. hiç bir şekilde anadolu yakasına geçiş yok... sabah saat onbir olmasına ramen heryer kapkaranlıktı ...Princess Hoteli aradım ve Murat beyle görüştüm sağolsun bana rezervasyonu iptal etmek istemediğini  gerçekten çok şey kaçıracağımı belirtti, ki ödemeye razıydım inanın fena fırtına vardı deniz bile gri renge bürünmüştü ve bana yinede en kısa nasıl ulaşabileceğimi anlattı ...bostancıya geçin ordan her türlü buraya geçersiniz dedi... lakin bostancıya geçmek imkansız gibi görünürken taksici geldi : "abla dolmuş yapıyoruz dört kişiyi tamamlyalım geçelim" dedi... canımıza minnet resmen üstümüzden yük kalktı ve biz bindik ve  20 dakikada bostancıya geçtik.... oradan ufak bir motorla, koca koca dalgara bata çıka Büyükadaya geçtik ....




Ve Büyükadaya vardığımızda yavaş yavaş karabulutlar uzaklaşmaya başlamıştı... 




havalar bozuk olsada biz aldırış etmedik o  ikindi vakti sahilde bir restoranda yemeğinizi yedik ardından  yürüyüşümüzü  yaptık...Akşam vakti lokma yerken annemi uzun zaman sonra ilk defa içten tebessüm ettiğini fark ettim, demek ki Büyükada anneme iyi geldi ruhu dinlendi, benim için de aynı şey geçerli daha bir başka hissetim kendimi ... Lokma tavsiye edilirrr 




bundan sonra ki gün yürüyüs , evleri seyir etmek ve kilise ziyaretiyle gecti... 

Sahilde iskeleye yakın olan pahalı restoranları tavsiye etmiyorum hem pahalı hem de yemekleri hoş değil garsonlarda gayet ukala....


ben cok mutlu oldum size de tavsiye ediyorum Büyükada macerası yaşamayı....

Cocukken en büyük hayalim gelinlikle o adaya gitmekti... neden niye ne için bilmiyorum ama  gerçekten  tılsımlı bir ada aşk vaad ediyor ...

sevgiler Sibel



not: gezen bilir... 



Freitag, 15. April 2016

Edirne gezisi

Uzun ara verdim, tatil başladı bana .. herşeyi olduğu gibi kabul ettiğim müddetce gerçekten olân dışı gelmemekle birlikte ferahlık doğuyor içimde....
İlk Edirne maceramız...

kahvaltı tabağı


taş köprü Mimar Sinan eseri  Meriçköprüsü 



muhteşem Meriç nehrinde yenilen nefis kahvaltının ardın sıra, Tabyaya çıktık türksilahlı ordusunun korumasında olan bir bölge ve Edirnenin en tepesi.. oraya çıkması  bir hayli zahmetli... Türkiye Cumhuriyeti kurulurken, ne meşakatlar yaşanmış nasıl o mâaralardan sınırlar korunmuş yunan askerine, bulgar askerine ingilizine fransızına nasıl mücadele edilmiş,  resmen his ediyorsunuz.... çok güzel bir yer ve hâlâ Askerler tarafından korunma altında....

Tabya


Selimiye Câmiisine girmeden kapalı çarşıyı talan ettik bizim altınkızlarla ..
çarşı da Edirneye has meyveli sabunlar, trakyaya has bademli kavala kurabiyesinden tutun bakır cömlek havlu yemeni ceyizlik tüm eşyalar vardı yani bilindik çarşı edâsında'idi...





Selimiye Câmiinde kılınan öğle namazı duâlar tespihler şükürler olsun ruhumuzu da doyurduktan sonra miğdemizi Edirnenin ünlü ciğeriyle doyurduk elhamdurillah... 






Akabinde 2. Beyazıtın külliyesini görmeye gittik... Allahım inanılmaz bir hasbahçesi inanılmaz amelyat odaları,şifa odaları... hani deriz ya müzik ruhun gıdasıdır diye .. evvel zamandan bu yana böyle ruh hastalıklarını  musıkıyle tedavi ederlermiş... müzisyenler rast makamında hafif tınılı parçalar çalarken.. sinirleri yatışırmış  hastaların....  





Ve kadın hastalıklarına ilk osmanlı toprağında çağre bulunmuştur 



doğum sandalyesi







kapalı rahim amelyatları ve bir çoğu.. tümör kist ve kanser tedavileri bile osmanlı toprağında başlamış.. ne gurur verici vûkûlar bunlar, fakat dünya bunu kabul etmemekle birlikte yanlış bulur.. mesela aroma terapisiyle iyileştirilelen hastalıklar varmış zamanında...gerçek gül yağının Edirneden çıktığını bilirmisiniz??? 
Külliye görülmesi gereken bir yer !!! 
Has bahçeye çıkmadan bir tıp medresesi sizi karşılıyor, orada  ise oda oda tıbbıyeci yetiştirilmiş... 





bu Altın kızlar benim yoldaşlarım... bu poz hasbahçede çekilmiştir... içlerinde en genci bendim ama muhteşem eğlenceli bir gruptu seviyorum sizi altın kızlarım....

gerçekten gözlerinizi kapattığınızda hasbahçede yürürken o zamana dönebiliyorsunuz arkafonda osmanlı tınıları ve siz bir sultan edâsıyle yürümektesiniz aman Allahım nasıl bir haz dır bu.... Hasbahçe güller ile süslü yerdeki taşlar has mermer ve güllerin etrafı çimlenmiş... odalarda ki taşlara dokunduğunuzda, o muhteşem eski dokuyu hissediceksiniz!!!

edirnenin yollarında çoğunlukla gül ekilidir ama has türk gülü.. mis kokulu ısparta gülü ....


benden Edirne hakkında bukadar 
Sevgiler Sibel



not : görmeden karar verme!!!




Donnerstag, 14. April 2016

Leylam

Kendimi hiç birşey yapmadan yorgun hissediyorum.. nedeni niyesi yok...!
Yorgunum dostlarım yorgunum şimdi... ibo ya bağladım!!! Bahçeme sardım.. onunla oyalanıyorum derken....
Bahçede bir Leyla var Allahım bukadarda güzel olunmaz lila bir leylak yok böyle bir asil ,saf, sade bir dilberi rânâ....
sanki salkım salkım güzellik akıyor her açılan tomurcuktan... İsmini Leyla koydum güzelliğinin farkında olmayan herkesin platonik aşık olduğu bir dilber kendileri.......
Çiçekler nasıl okadar saf naif tertemiz kalabiliyorlar???




bu resmini gördüğünüz Leylam okadar mutlu ki güzelliğinin farkında bile değil , zamanı ya şimdi, vakti geldi bir serpildi büyüdü güzelleşti.... birde buram buram aşk kokusu Allahım sen nelere kâdirsin bu koku pudralı amberimsi bir koku, onca parfüm denemişliğim var lâkin böylesini görmedim duymadım koklamadım... Leylam bir değişik !! Beni değişik duygulara bürüdü bu leyla, dedim ki leyla kendi kendine mutlu olabiliyorsa ben neden olamıyayım ki ....olucam inşallah hep birlikte bu yolculukta göreceğiz değişimleri inşallah ....

bugünlük bukadar yeter 

Sevgiler Sibel 


not: Herşey seninle başlar seninle biter!!!!




 

Donnerstag, 17. März 2016

Tam bir yil

Bayram Ali 




Bu gün tam bir yıl oldu sen gideli, boynumu bükeli, beni terk edeli canımın canı... yeşil gözlüm yakışıklım canım dayım.... seni var ya çok özledim... sabahları uyandığımda mutfağa indiğimde hala gözüm seni arıyor biliyor musun?? ya dayı çayı bitirmişsin dediğimde, "bir bardak içtim yaa" diyip , yarım demliği bitirmeni özledim, eve geldiğimde artık kapıyı anahtarla açmam en ağırı, kimse bana artık kapıyı açar açmaz "yorulmuş gibi bir halin var" demiyor , bunu demeni çok özledim, offf be dayım neden bıraktın beni??? Kabristanda o mezarlıkta senin yattığını düşünemiyorum bile, hayalimde bile değil!!! 
Seni çooook Seviyorum yakışıklım dayım 



Sevgiler sibel 




not: Hic kimse kimsenin yerini dolduramaz!!!

Freitag, 1. Mai 2015

Naked Skin Urban Decay Concealer incelemesi

Naked Skin kapatıcısını şubattan beri kulanmaktayım ve sizlerle deneyimlerimi  paylaşmak istedim.
Naked Skin kapatici  şık rose gold bir ambalajda gelmekte, ürünün içinde bulunduğu tüp sert plastik olmakla birlikte kapağı metalik renginde ve düzgün kapandığını anlamak için tık sesi veriyor kapatırken ürün çabuk kurumaya müsait olduğundan yapılmış olan bir sistem bu ve 5ml ürün içermektedir.

 

Kapatıcının vaad ettikleri ise , çok hafif bir yapısı bulunan, tamamen kapatıcılığı olan ve paraben içermeyen bir ürün olması.
Bu concealerin açıldıktan sonra 9 aylık bir tüketim ömrü bulunmaktadır. 
Nihayet türkiyede Sephora Mağzalarında da satışa sunulmaktadır, fiyatı ise 79₺ . 
 
Ürünü ben light warm seçtim  bana en yakın rengini olduğunu düşünerek. 
Yapısı ise sıvı akışkan bir ürün, kapatmak istediğiniz bölgelere kullanıldığında çok homojen bir şekilde dağıtılıyor ister parmağınızla , ister süngerle ve isterseniz fırçayla dağıtması çok kolay bu ürünü. 
Bu concealer  ' ın diğer bir özelliği ise  cabuk kuruması ve  kapatmak istediğiniz bölgeyi kapatması, mesela göz altlarında ki mor mavı halkaları çok çabuk gizleye bilirsiniz, yapısının sıvı olması sebebiyle tendede çok hafif  bir his veriyor hatta hissetmiyorsunuz. Göz altlarında birikme yapmıyor ve kuru ciltli olmama ramen göz altlarımı kurutmadı.
Diğer bir özelliği ise hafif aydınlatıcı bir özelliği bulunması ve göz makyajınızı olağan üstü güzel ve özenli  göstermesi.
Paraben içermemesi nedeniyle de içiniz rahat kullanabilirsiniz. 
Ben şahsen çok memnun kaldım ve rahatlıkla tavsiye edebilirim.  

Sevgilerle Sibel